19 Temmuz 2007 Perşembe

tespittembih-kuaför

kuaföre gitmek bir kadına herzaman iyi gelmeyebilir, hatta bazen daha da kötü olabilir, işte bunu tespit ettim...
hem kezban gibi uzayan saçlarımdan, hem de mutsuzluğumdan kurtulmak için, beşiktaşta gözüme kestirdiğim bi kuaföre girdim dün, adama gayet net bi şekilde anlattım, sonra "buralar bu kadar olsun mu?" sorusuna "oralar" boynumun ortalarına denk geldiği ve makul olduğu için onay verdim. sonra "kuaför diplomalı kasap" herifi başladı kesmeye, altları kesio dedim önce bekledm, kısa oldu dedim, bilmem ne, neyse dönülmez yollara girdik ve olan oldu; "oralar"da saç falan yok, anlamsızca uzun olan boynum tamamen ortada, özetle kuşa döndüm, şah iken şahbaz oldum... tabii söylendim tüm huysuzluğumla ama saçlar yerde öylece yatıyo, yapçak bişey yok... yazarken bile sinirden başıma ağrılar giriyor ve bir garip ağlamaklı üzülüyorum, üf.
nesilden nesile iletilmesi gereken tembihim de şudur; kuaför depresyon anında gidilecek ve fakat depresyon anlarında seçilmemsi gereken bir müessesedir.
ama tüm bunların sorumlusu sinsice ortadan kaybolan kuaförüm erdinç! tam birbirimize alışmış, ne dediğimizi anlamaya başlamışken gitti! erkek işte, hepsi aynı, hepsi! sözüm meclisten dışarı...

3 yorum:

b dedi ki...

olley kız blogu

avs dedi ki...

efenim, ben öyle bi kuaföre girdim de işte o da saçlarımı şöyle kesti böyle kesti yakınmalarını kesinlikle hoş göremem.. söyledim, hem de çok söyledim, az biraz paraya kıymak gerek dedim ama güzel olucağı garantisini verdim ve metin dedim, ama yok dinletemedim.. kendime dair bir tespiti yeri gelmişken tekrarlamak istirom; insanlar bana güvenmior. nedenini bilmiorm ama üzücü bişey bu, yani kendim için deil, karşı taraf için üzücü..

begüm dedi ki...

eşşek!!
üstüme gelme...
üç haftaya metindeyiz zaten...