13 Aralık 2007 Perşembe

tespit_yeni nesil etkinlik anlayışı...

Evet süperiz herşeye yetişiyoruz, nerde ne var takip etmek de çok kolay neden çünkü facebook var! bi de lastfm...Ama noluyo sonra lastfm de cemal'in konsere gittiğini gören Fatma ve Fatma'nın konsere gittiğini farkeden Emre bu konsere geliyolar, bu da sanatçıların biletlerinin satılması ve organizasyon için süper bişey oluyo, bunda da sorun yok. peki ya sadece o konseri dinlemek isteyenler, bu sadece onu bunu görmeye gelenlerin dırdırına katlanmak zorunda mıdır?...Lütfen tembihlemekten öte istirham ediyorum, hiç bilmediğiniz bi grubun konserine ya da hiç bilmediğiniz bi sanatçının sergisine ya da hiç ne olduğundan haberiniz olmadığı bi etkinliğe tabii ki gidebilirsiniz bunda bi sakınca yok, ama ilgilnizi orda olmanıza rağmen hala hiç çekmiyorsa ordan uzaklaşın, hatta mümkünse yok olun ışınlanın, ya da çıkın o çocuğuda takıp kolunuza evinize gidin asıl amacınıza ulaşın...Ama susun gürültü yapmayın . nolur demek istiyorum! Arka odada ki son iki konserdeki bu durumu da burdan esefle kınıyorum.

4 yorum:

divina dedi ki...

artık herkes gösteriş meraklısı; herkes okuduğu kitapların, şarkıların listesini internette ona buna göstermek için yaşıyor. hep beraber ne kadar elitiz kahretsin. sırf bu tür insanlar yüzünden konsere gitme zevkimden mahrum kalıyorum; evimde oturup kendi müziğimi tek başıma dinlemek, sokakta kulaklığımdan gelen müziği kendi kendime deneyimlemek daha eğlenceli. ha benim last.fm'im var mı? evet var. ee ben niye laf sokmaya çalışıyorum bu tür insanlara?

soyut sanat denen şey çıktı çıkalı her türden insan sanattan anlar oldu ya ona gıcığım. soyut sanatın da hastasıyım. e peki ben niye şimdi soyut sanata yüklendim?

sanırım her şey niyetle alakalı artık. atılan adımların ardındaki niyeti konserlerde dırdır konuşan insanların tavırlarında; smashing pumpkins çıkmadan önce sahneye, birbirlerine "olm bu grup iyi olmasaydı şimdi bu saate koymazlardı. bence bekleyip dinleyelim"ciliklerinde görebiliyoruz. kısacası tüketmek yetmiyor, tüketirken tükettiğini yeniden yaratmaya bakıyor işler artık. bu da benim saçma tespit-tembihim olsun. oh be.

Adsız dedi ki...

DÜNYA GENİŞ İDİ ŞİMDİ DARALDI

Dünya geniş idi şimdi daraldı
Çıkıp gideceğin yer belli değil
Yetmiş altı yıldır alır satarım
Bakmadım deftere kar belli değil

Seyrettim alemi dünya dar dedim
Ay dünya, arası sanki bir adım
Denizi karayı ölçtüm aradım
Adalar içinde var belli değil

Avrupa Asya ayrı bir kıta
Bir yıllık yol idi deveye ata
Uçaklar sığdırdı beş on saata
Daha neler çıkar dur belli değil

Hırsızlar çalardı at ile para
Şimdi çalıyorlar uçak-tayyare
Bekar kalsam dünür olsam dullara
İstenecek başlık ver belli değil

Evlattan uşaktan fayda bekleme
Binde bir bulunur o da tekleme
Cahil insan gül ise de koklama
Ayvası turuncu nar belli değil

Ne oğluna güven ne de kızına
Doğru söylen kulak vermez sözüne
Yalvar yakar getiremen izine
İçimde bir ateş kor belli değil

Bu kahpe dünyanın sonu vefasız
Beş günlük ömrünü geçir kavgasız
Diyorlar Veysel'e sersem kafasız
Başımda duman var kar belli değil

AŞIK VEYSEL

Adsız dedi ki...

artik orada bulundugunu gosterme hali orada o etkinlik icin olmanin kendisinden daha onemli zaten, ama tembihlerin ise yarayacagindan supheliyim devir networking devri ne de olsa...

eylem dedi ki...

muhtemelen o festivale başka gruplar dinlemek için gitmiş ama daha önce Smashing Pumpkins dinlemeyen -ve gelmişken dinleyelim diyen- gençlere mi bu öfke?!, ki eğer öyleyse ben de bunu hergün allmusic yada last.fm başında yapmaktayım benzer sanatçıdan benzer sanatçıya geçerken, "aa dur ..'a benziyorsa iyi bir grup olabilir" demekteyim, tıpki ordakilerin bu saate koymuşlarsa iyi bir grup olabilir demesi gibi. neyse insan herşeye her duruma sinir olmakta özgür, ki bende gün içinde milyonlarca şeye sinir olabiliyorum, ki 'sizleri' de anlayabliyorum, okuduğunuz x kitaba, dinlediğiniz y gruba, gittiğiniz z sergiye güvenerek sanattan ve müzikten, diğer herkesten daha iyi anlıyor olabilirsiniz, o zaman divina'nın da söylediği gibi takın kulaklıklarınızı kulağınıza hadi hepiniz evlerinize.