28 Kasım 2008 Cuma
20 Kasım 2008 Perşembe
13 Kasım 2008 Perşembe
tespit_çiya
Kadıköy'e neredeyse her gittiğimde uğradığım, bana bakınca "ayy bu yese yese ne kadar yemek yiyebilir ki?" diye düşünenleri şaşırtacak miktarlarda yemek yediğim, yemeklerinin adını aklımda tutmayı beceremediğim, tariflerini çalmak istediğim Çiya'nın hakkında söylenen tüm iyi şeyleri hak eden muhteşem bir kuruluş olduğunu bir kez daha tespit ettim.
Tanıdığım herkesin yavaş yavaş öğrendiği vejeteryanlık maceramın hayatımı sıklıkla zorlaştırmasına alıştım alışmasına, fakat bir çok mekanda hala çok fazla sıkıntı çekiyor ve düşüncesizliklerinden çokça mutsuz oluyorum. Fakat Çiya beni elbette hayalkırıklığına uğratmadı. Yemeklerin başında duran kişiye "hangi yemek etsiz?" diye sorduğumda yüzünde "niye ki?" bakışı oluşmaması bir yana, beni hangi çorbada, hangi pilavda et suyu olduğu konusunda uyardı bile. Online yemek siparişlerinde bu durumların asla belirtilmemesi bir yana (niçin sebze türlüsü istendiğinde etli geliyor? belirtilmemişse tüm sebze/bakliyat yemekleri etli midir?), kalkıp gittiğim mekanlarda dahi "Nohut etli ama size etsiz tarafından koyalım" tavrıyla karşılaştığımı hatırlatmak isterim...
Müesselerden daha fazla incelik talep ediyor, olmadı onları hep Çiya'ya gitmekle tehdit ediyorum:)
Tanıdığım herkesin yavaş yavaş öğrendiği vejeteryanlık maceramın hayatımı sıklıkla zorlaştırmasına alıştım alışmasına, fakat bir çok mekanda hala çok fazla sıkıntı çekiyor ve düşüncesizliklerinden çokça mutsuz oluyorum. Fakat Çiya beni elbette hayalkırıklığına uğratmadı. Yemeklerin başında duran kişiye "hangi yemek etsiz?" diye sorduğumda yüzünde "niye ki?" bakışı oluşmaması bir yana, beni hangi çorbada, hangi pilavda et suyu olduğu konusunda uyardı bile. Online yemek siparişlerinde bu durumların asla belirtilmemesi bir yana (niçin sebze türlüsü istendiğinde etli geliyor? belirtilmemişse tüm sebze/bakliyat yemekleri etli midir?), kalkıp gittiğim mekanlarda dahi "Nohut etli ama size etsiz tarafından koyalım" tavrıyla karşılaştığımı hatırlatmak isterim...
Müesselerden daha fazla incelik talep ediyor, olmadı onları hep Çiya'ya gitmekle tehdit ediyorum:)
11 Kasım 2008 Salı
tespit_trafikte on kasım sabahı değişen jargon
bu sabah penceremden, trafikte iletişim aracı olan araba kornasının, 10 kasım sabahında, bir ağıt ifade aracı olarak işlev değiştirmesinin, tek kelimeli bu dildeki yegane kelimenin anlam değiştirmesi ile ortaya çıkan iletişim bozukluğunu gözlemledim. izlemeye devam ettim. sonrasında kelimenin harfleri değişmeden hecelemeye başvurulup tane tane anlatıma gidilmeye çalışılarak yine "yürrü" anlamına bürünmesine de baya güldüm.
avsarın dıtdıtlarıyla doğru orantılı bi yazı oldu.
avsarın dıtdıtlarıyla doğru orantılı bi yazı oldu.
10 Kasım 2008 Pazartesi
tespit_moda
benjamin: "mal denilen fetişe hangi dinsel tören kurallarıyla tapılacağını moda saptar."
9 Kasım 2008 Pazar
tespit_kahraman
amerikan cizgi film kahramanlari surekli 'kotu adamlar'la mucadele ediyorlar, dunyayi hep tehlikelerden korumaya calisiyorlar. her abd baskani da sadece abd deil dier ulkelerin de 'kotu adamlar'ca tehdit altinda oldugunu, ve abd'nin bu tehditlere kahramanca savas actigini soyluyor. cizgifilmlerle gercek arasindaki bu benzesme yumurta mi tavuktan tavuk mu yumurtadan sorunsalini hatirlatiyor. gercekten kotu adamlar var mi yoksa kotu adamlar sadece bir yanilsama mi, yoksa kotu adamlar bu yanilsamayi yaratanlar mi.. kahraman, hero mu antihero mu?
6 Kasım 2008 Perşembe
tespit_300 kelime
bir arastirma konusu uzerine dusunerek saatte 300 kelime degil gunde 500 kelime yazilabilir.
tespit_korna
iletisim araclarinin gunumuzde cok ilerlemis olmasina ragmen turk insaninin iletisim icin hala kornayi kullanmakta oldugunu tespit ettim..
DIT: cekil kenara
DIT: hey fistik..
DIT: bogazda bir gezintiye ne dersin?
DIT: yolverdim hadi gec..
DITDIT: yesil yandi
DITDIT: taksi mi bekliyorsunuz?
DITDIT: minibuse bincen mi?
DIIT: gecsene kardesim!
DIIIT: daha hizli gitsene!
DIIIIIT: yurusene be!
DIIIIIT: bu yaptigin is mi kardesim!......
DIT: cekil kenara
DIT: hey fistik..
DIT: bogazda bir gezintiye ne dersin?
DIT: yolverdim hadi gec..
DITDIT: yesil yandi
DITDIT: taksi mi bekliyorsunuz?
DITDIT: minibuse bincen mi?
DIIT: gecsene kardesim!
DIIIT: daha hizli gitsene!
DIIIIIT: yurusene be!
DIIIIIT: bu yaptigin is mi kardesim!......
3 Kasım 2008 Pazartesi
tespit_alla alla
Belediye otobüslerinde kaptanın hemen arkasındaki ilan panosunda bir süredir e-mail adresleri yazıyor tk38@hotmail.com filan gibi, neden acaba alla alla.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)